Geçmişe bakarak, geleceğe ışık tutmaya devam edelim. Bu hafta aklımdaki soru şuydu; BIST ve SPX yani Amerikan borsası arasında nasıl bir korelasyon var? Yatırımları zaman zaman ikisi arasında kaydırarak getiriyi arttırmak mümkün mü? Gelin bunlara bakalım:
İlk önce 1990 yılından bu yana SP500 ve BIST100 Endeksleri’nin yıl yıl dolar bazlı getirilerine bakalım.
Şimdi bu uzun tabloyu şu hesaplamalarla birlikte yorumlayalım. Görüldüğü gibi SP500 BIST’e göre daha istikrarlı bir profil çizmiş. Bunu yıllık ortalama ve ortanca getiriler arasındaki farklara bakarak da görebiliriz. BIST her iki ucu da SP500‘den daha fazla ziyaret etmiş.
Bu tablo aynı zamanda bireysel yatırımcılar için istikrarlı kazancın önemini de gösteriyor. 1990 yılının başında iki endekse de yatırılan 100’er dolar, 2023 yılının başında SP500’de 1066$’a çıkarken BIST100 endeksi’nde 261 dolarda kalmış.
Özellikle küresel ekonomik kriz dönemlerinde iki endeksin de benzer sert hareketler yaptığını görebiliyoruz. (2001 ve 2008 gibi.) Ancak BIST’in olumlu anlamda SP500’den ayrıştığı yılların devamında SP500’den negatif ayrıştığını da görebilirsiniz. (1995, 2006, 2013 vb.)
Buradan hareketle şunu düşünmek mümkün. Her yılın başında geride bıraktığımız yılda daha az kazandıran veya daha çok kaybettiren endeksi alıp bir yıl boyunca elimizde tutup bu stratejiyi 1991’den beri devam ettirseydik ne olurdu? Aşağıda yıl yıl seçilen endeksleri ve getirilerini görebilirsiniz
Ayrıntılara baktığımızda sonuçların epey iyileştiğini görebiliyoruz. Bunun temel nedeni stratejinin aşırı uçlarda hareket eden BIST’in hareketlerinden yararlanması. BIST’in ayrıştığı durumlarda doğru yerde durarak düşüşlerden kaçınıp büyük artış dalgalarını yakalamış gözüküyor.
Tabi bu hesaplamaların sadece endeks değerleri üzerinden yapıldığını ayrıca vergilerin ve komisyonların hesaba katılmadığını unutmamak lazım.
Endekslere yatırım yapma imkanı sağlayan pasif yatırım fonları benzer getiriler sağlasa da bireysel yatırımcıların kendilerin oluşturdukları portföylerinin daha fazla kazanç ve kayıp şansı oluşturabileceğini de göz önünde bulundurmak gerekir.
Ek olarak endeksler hesaplanma yöntemleri nedeniyle içerdikleri hisse senedi getirilerinin ortalamasını yansıtmazlar.
Uzun vadede BIST100 ve SP500’ün getirileri arasındaki farkın düşünülen kadar olmadığını Serkan Hoca‘nın şu videosunu izleyerek görebilirsiniz.
Sonuç olarak diğer gelişmekte olan piyasalarda olduğu gibi borsamızda da her iki yöne hareketlerin Amerikan borsasına göre daha sert olduğunu söyleyebiliriz.
Yukarıda anlattığım gibi geride kalan borsanın endeksini satın alma şeklinde bir strateji uygulanmasa da BIST’in dolar bazlı getirilerini SP500 ve diğer gelişmekte olan ülke borsalarıyla karşılaştırmak portföylerimizi dengelerken bize yardımcı olabilir.
Bir yanıt yazın